KÜNYE
Film Adı: Dune / Dune: Çöl Gezegeni (Türkiye)
Yönetmen: Denis Villeneuve
Senaryo Ekibi: Jon Spaihts, Denis Villeneuve ve Eric Roth
Tür: Dram, Fantastik, Savaş
Ülke: Amerika Birleşik Devletleri
Türkiye Gösterim Tarihi: 22 Ekim 2021
Oyuncular: Timothée Chalamet (Paul Atreides), Rebecca Ferguson (Lady Jessica Atreides), Zendaya (Chani), Oscar Isaac (Duke Leto Atreides), Jason Momoa (Duncan Idaho), Stellan Skarsgård(Baron Vladimir Harkonnen) ve Javier Badem (Stilgar).
IMDb Puanı: 8.2/10
Korku aklın katilidir.
Korku, toplu yıkım getiren küçük ölümdür.
Korkumla yüzleşeceğim.
Onun etrafımdan ve içimden geçip gitmesine izin vereceğim ve geçip gittiğinde, onun yolunu görmek üzere iç gözümü kullanacağım.
Korkunun gittiği yerde hiçbir şey olmayacak.
Yalnızca ben kalacağım.”
- Atreides Hanesinden Paul ve Jessica Atreides[2]
Giriş
Popüler bir söyleyişe göre kimi önemli eserler yayımlandıkları tarih anlaşılamazlar ve çok sonra hak ettikleri ilgiyi görürler. Fakat bazen bazı eserlerin toplum ile buluştukları andan itibaren kült olacakları belli olur. ABD’li yazar Frank Herbert tarafından yazılan ve 1965’te yayımlanan bilim kurgu kitabı Dune da bu eserlerden biri olarak kabul edilebilir. Yayımlandıktan 1 yıl sonra aralarında Hugo Ödülü de olmak üzere çok sayıda prestijli edebiyat ödülüne hak kazanan ve tüm dünyada milyonlarca satan eserin 2021 yapımı uyarlaması olan film aynı adı taşıyarak kitabın konu aldığı olayların ilk yarısını beyaz perdeye taşıyor. Her ne kadar Dune, kitabın beyaz perdeye ilk uyarlanması olmasa da 2021 yılında vizyona giren bu versiyonu başarılı yönetmenlik, yıldız kadrosu ve kuvvetli bütçesi ile dikkat çekmeyi başarmıştır. Timothée Chalamet, Zendaya, Javier Bardem, Jason Momoa gibi önemli isimleri kadrosunda bulunduran filmin çekimleri tam 165 milyon dolar tutmuştur fakat filme olan yoğun ilgi bu miktarın iki katının bir haftada kazanılmasını sağlamıştır. Milyonları pandemi sonrası tekrar sinemaya davet eden yapımın şimdiden bilim kurgu tarihinde önemli bir yer tuttuğu ve uzun yıllar boyu hatırlanacağı filmin eleştirmenleri tarafından ifade edilmektedir.[3]
1. Arrakis’e İniş: Filmin Özeti
Film ilk sahnelerinde bize ana karakter Paul Atreides’in veliahtı olduğu Atreides Hanesi’ni tanıtarak başlar. Evren fantastik öğelerle donatılmıştır ve izleyici ilk andan itibaren Dune’un geçtiği evrenin oryantalist bir fantastik yorumlama olduğunu anlar. Yerlerde serili desenli halılar, İmparatorluğun liderinin sıfatının Padişah (İngilizce Padishah) olması, Paul’un rüyasında gördüğü ve Persli genç kadınları anımsatan fiziği ile öne çıkan Chani gibi birçok unsur fark edilmektedir. Atreides ailesinin iç dinamikleri ve Paul’un maceracı ruhunun açıklandığı ilk sahnelerden sonra serinin merkezinde yerini alacak ve kendisi de adeta bir karakter olarak tasarlanmış Arrakis gezegeni sahneye çıkar. Paul’un kaderinin bu gezegenin çöllerinde yazılacağı kendisinin gördüğü rüyalarda açıkça anlaşılmaktadır.
Arrakis isimli çöl gezegenine özel olan ve bol miktarda bulunan baharat (İngilizce spice) gezegende bulunan topluluklar tarafından binlerce yıldır şifa kaynağı ve bir tür uyuşturucu olarak kullanılmakta ve son derece önemsenmektedir. Fakat şans eseri bu baharatı keşfeden İmparatorluk unsurları bu ürünün yıldızlararası seyahat eden uzay gemilerinde yakıt olarak kullanılabileceğini fark eder ve bu durum bütün gezegenin kaderini değiştirir. Çöl gezegeni Arrakis’te parlak, turuncu bir toz bulutu olarak bulunan baharatın çıkarılması, işlenmesi, depolanması ve tacirliği artık İmparatorluk için vazgeçilmez derecede önemli olmuştur.
Fakat Arrakis gerçekten çok zorlu şartlara sahip bir gezegendir. Öncelikle her çöl gibi Arrakis’in de en nadide kaynağı içilebilir su birikintileridir. Her ne kadar gezegenin en nadir kaynağı olan su yüzünden Fremenler özel giysiler ve ekipmanlar geliştirmiş olsa da susuzluk, Atreides ve Harkonnen gibi bu şartlara alışkın olmayan grupların en büyük kabuslarından biridir. Fakat çölde susuzluktan daha tehlikeli şeyler de vardır. Fremenlerin bir nebze de olsa anladığı ve evcilleştirmeyi başardığı dev solucanlar çölün gizemli kumlarının altında ilerlemekte ve ritmik sesler ile hareket eden her şeyin – canlının veya makinenin – seslerini binlerce kilometre öteden almakta, onlara ulaşarak bir hamlede yutmaktadır. Bu solucanlar İmparatorluğun her köşesinde efsanelerde yerini almakta ve onlardan habersiz kurbanlarını beklemektedir.
Bu katliamdan sadece Atreides Hanedanlığı’nın varisi Paul Atreides ve annesi Jessica Atreides kurtulur. Jessica’nın üstün güçleri olan bir topluluğa ait olmasının sonucu olarak oğlu veliaht Paul da bu güçlerle donatılmıştır ve Arrakis’in halkı Fremenlerin bir inancı vardır: Doğa üstü güçleri olan annenin doğaüstü güçleri olan oğlu Mehdi olarak dünyaya gelecektir.
Katliamdan kurtulup çölde hayatta kalma savaşı veren Paul, yolculuğu sırasında hem kendi geçmişini ve geleceğini anlamaya çalışacak hem de babasının Fremenlerle kurmayı hedeflediği ittifakın gerçekleşmesi için elinden geleni yapacaktır. Bu, İmparator dahil olmak üzere ailesinin katillerinden öç almasının belki de tek yoludur. Film, Paul’un rüyasında sürekli gördüğü ve gelecekte eşi olacağını anladığı kadın ile tanışmasının ardından biter. İzleyicilerin, maceranın geri kalanı için Dune: Bölüm 2’nin 2023’te çıkmasını beklemesi gerekecektir.
2.Doğu’dan Esinlenmek: Oryantalizm ve Dune
Tekrardan hatırlamak gerekir ki kitap 1960’larda yazılmıştır ve yazar, o dönemin sosyo-politik ortamından ve özellikle Orta Doğu’da yaşanan olaylardan ilham almaktadır. Öyle ki Dune, esasında bir enerji savaşını konu almaktadır. Bu noktada Herbert’in gerçek dünyaya çok net göndermede bulunduğu fark edilebilir. Günümüzde petrol, her ne kadar sağlık ve uyuşturucu amacıyla kullanılmasa da Sanayi Devrimi’ni yaşamış uluslar için son derece önemli bir kaynaktır ve yine Dune’da olduğu gibi bu uluslar tarafından uzun mesafeli yolculuklar için kullanılmaktadır. Dolayısıyla baharat petrole, Arrakis ise Orta Doğu’ya rahatlıkla benzetilebilir.
Bir başka benzerlik ise Arrakis’in insanları Fremenler için düşünülmüştür. Fremenlerin İngilizce free men (özgür insanlar) kavramından türetildiği açıktır. Bu insanların yaşadıkları doğa ile uyum içinde olması, teknolojik olarak İmparatorluk unsurlarına kıyasla çok geride olmaları ve İmparatorluğa bağlı olmamaları ise yine yazarın Orta Doğu’yu ilham alması ile açıklanmaktadır. Dolayısıyla Fremenler, Orta Doğu’nun halkları olarak rahatlıkla okunabilmektedir.
Filmin en önemli unsurlarından biri ise M.S. 22.000 senesinde geçmesine rağmen yapay zekâ ve bilgisayarlar söz konusu olduğunda insanların ulaşabildiği teknolojinin bugün kullanılanların bile gerisinde olmasıdır. Filmin geçtiği evrende “Butlerlerin Cihadı” olarak bilinen savaşlar neticesinde tüm yapay zekâ, bilgisayar ve türevi unsurlar yok edilmiş ve kullanımı yasaklanmıştır. Bu sebeple karakterler ve çeşitli gruplar daha klasik teknolojiler ve ekipmanlar ile donatılmıştır. Bu da Dune evreninin kitabın ilk yazıldığı 1960’ların Orta Doğu’suna daha da çok benzemesini sağlamaktadır.
Eseri ve filmi anlattıktan sonra Edward Said isimli İngiliz yazarın 1978’de yayımlanan ve hem dünyada hem de ülkemizde oldukça ilgi çeken eseri Oryantalizm’den[5] bahsetmek gerekecektir. Zira Dune, Said’in 13 yıl sonra Batı’nın Doğu’yu inceleme şekline getirdiği eleştirinin bilim kurgu biçiminde ete kemiğe bürünmüş hali gibidir. Fakat Dune ve Oryantalizm’i beraber incelemenin eserden ve filmden keyif almayı engellemek bir yana dursun, kullanılan terimlerin, motiflerin anlaşılmasına ve özümsenmesine sebep olacağı için filmi daha bilinçli izlemeyi sağlayacağı düşünülmelidir.
Said eserinde Batı’nın Doğu’yu statik bir resim olarak düşündüğünü açıklar. Bu bağlamda Batı; ABD, Avrupa Ülkeleri ve Avustralya olarak düşünülebilecek iken Doğu ise Türkiye dahil olmak üzere Türkiye’nin doğusu, özellikle Hıristiyan olmayan ülkeler olarak algılanabilecektir. Dolayısıyla Said tarafından her ne kadar Doğu denildiğinde hem Asya hem de Orta Doğu ülkeleri beraber anılsa da Dune özelinde konuşurken Doğu, Orta Doğu ülkeleri olarak düşünülebilir.
Sonuç
Dune, yayımlandığı sene kült olmayı başarmış bir bilim kurgu romanı olarak hatırlanmaktadır. Kitabın 2021 senesine ait adaptasyonu da kitabın izinden giderek vizyona girdiği andan itibaren unutulmayacak bir deneyim olduğunu kanıtlamaktadır. Eserin ilginç ve oryantalist dünyasını son derece önemli yıldızlar ve büyük bir bütçe ile beyaz perdeye yansıtmayı başaran Dune’un aynı başarıyı 2023’te de göstermesi olası. Film aynı zamanda dünyaya ve Orta Doğu’ya yeni ve heyecan verici bir pencereden bakmak isteyen jenerasyonların da sesi oluyor. Zira Dune, gerek estetik anlayışı gerek de içerdiği politik temalar ile geçmiş yüzyılın Batısının geçmiş yüzyılın Doğusuna bakışını açıklar nitelikte – ve bu bakışı da en başarılı aktaranlardan birinin Edward Said olduğu iddia edilebilir. Film, Said’in Oryantalizm eseri ile beraber incelendiğinde daha kapsamlı bir biçimde izlenebiliyor ve yazarın hangi temaları neden seçtiği çok daha net anlaşılabiliyor. Dolayısıyla her yaştan ve ilgi grubundan sinema severlere keyifli bir deneyim sunma sözü veren Dune, geçtiğimiz dönemin dinamikleri ve tarihine ilgi duyanlar için ise adeta farklı bir anlam kazanıyor.
Film Hakkında Kısa Notlar[7]
- Eserin adının ortaya çıkışı bir hayli ilginçtir. Herbert, ABD Tarım Bakanlığı’na bağlı olarak “Avrupa sahillerinde değişen kumları stabilize etme” planı hakkında yaptığı bir araştırma için kum tepelerinde dolaşıyordu. Ekolojinin ve kumların önemli bir rol oynadığı bir hikâye geliştirme fikrini yazar o zaman edinmiştir.
- Kitap ve film arasındaki belki de en önemli değişiklik İmparatorluk Ekolojisti Dr. Kynes ile alakalı. Kitaplarda Dr. Kynes beyaz bir erkek ama filmde Dr. Kynes siyah bir kadın. Bu değişiklikte çoğulculuğun çağın ruhuna uygun olması ve başrol Timothée Chalamet’in talebinin etkin olduğu biliniyor.
- Paul Atreides için Timothée Chalamet oldukça doğru bir tercih gibi görünüyor ve yönetmen de bunu fark etmiş durumda. Zira Denis Villeneuve, Paul Atreides rolü için seçmeler düzenlememiştir. Rol için doğrudan Timothée Chalamet ile iletişime geçmiştir.
- Bazı şanslı gruplar filmi herkesten önce izleme ve değerlendirme şansına erişmişlerdir. Film, resmi dünya prömiyerini Venedik Film Festivali’nde yapmış ve burada akıllara durgunluk veren bir süre boyunca, tam yedi dakika, ayakta alkışlanmıştır. Ayakta alkışlama, her ne kadar başarılı filmler için bir klasik olsa da 7 dakika çoğu filmin erişemediği uzun bir süredir.
Kaynakça
Kitaplar
Herbert, Frank, “Dune”, New York, Chilton Books, 1965.
Said, Edward, “Orientalism”, New York, Pantheon Books, 1978.
İnternet Siteleri
Buzzfeed.com, “Dune hakkında 19 gerçek”, 21.10.2021, https://www.buzzfeed.com/feynman12/19-interesting-and-amazing-facts-about-dune, (Erişim Tarihi 18.11.2021).
Dune.fandom.com “Çölsolucanı”, https://dune.fandom.com/wiki/Sandworm, (Erişim Tarihi 18.112021).
Imdb.com, “Dune”, https://www.imdb.com/title/tt1160419/, (Erişim Tarihi 18.11.2021).
Rottentomatoes.com, “Dune”, https://www.rottentomatoes.com/m/dune_2021, (Erişim Tarihi 18.11.2021).
Dipnotlar
[1] “Dune”, imdb.com, https://www.imdb.com/title/tt1160419/, (Erişim Tarihi 18.11.2021).
[2] Frank Herbert, “Dune”, (Chilton Books, 1965).
[3] “Dune”, rottentomatoes.com, https://www.rottentomatoes.com/m/dune_2021, (Erişim Tarihi 18.11.2021).
[4] “Sandworm”, dune.fandom.com, https://dune.fandom.com/wiki/Sandworm, (Erişim Tarihi 18.11.2021).
[5] Edward Said, “Orientalism”, (Pantheon Books, 1978).
[6]“Dune Javier Bardem ve Josh Brolin’in Garip Film Trendini Devam Ettiriyor”, cinemablend.com, 21 Ekim 2021,https://www.cinemablend.com/interviews/dune-continues-a-very-strange-movie-trend-for-josh-brolin-and-javier-bardem, (Erişim Tarihi 18.11.2021).
[7] “Dune hakkında 19 gerçek”, buzzfeed.com, 21 Ekim 2021, https://www.buzzfeed.com/feynman12/19-interesting-and-amazing-facts-about-dune, (Erişim Tarihi 18.11.2021).